Haber

Trablusgarp Savaşı’nın bilinmeyenlerini ortaya çıkaran günlük

Çanakkale şehitlerinden Topçu Yüzbaşı Ali Haydar Efendi’nin ÇANAKKALE Onsekiz Mart Üniversitesi’nden İsmail Sabah tarafından 1 yıllık bir çalışmayla deşifre edilen günlüğü, Trablusgarp Savaşı’nın bilinmeyen taraflarını ortaya çıkardı. 1 Ocak 1912’den 13 Kasım 1912’ye kadar tutulan günlükte Ali Haydar Efendi ve beraberindeki askerlerin Trablusgarp cephesine çıkmadan önce yaşadıkları ve yerel halkla birlikte İtalyanlara karşı verdiği mücadeleye dair notlar yer alıyor. Libya’ya ulaştıktan sonra birlikler.

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Öğretim Görevlisi İsmail Sabah, Çanakkale Savaşları’nda şehit düşen Topçu Yüzbaşı Ali Haydar Efendi’nin Trablusgarp Savaşı sırasında 1 Ocak 1912’den 13 Kasım 1912’ye kadar yazdığı günlüğü deşifre etti. Günlük, aynı zamanda Çanakkale Savaşı’nın bilinmeyen yönlerini de ortaya çıkardı. savaş. Günlüğün Trablusgarp Savaşı’nın arka planına ilişkin ayrıntılar verdiğini belirten Sabah, “Biz aslında Libya’daki yerel aşiretler ve mücahitlerin ve Osmanlı askerlerinin İtalyan işgaline karşı nasıl birlikte mücadele ettiğinin ayrıntılarını açığa çıkarıyoruz.”

‘300 GÜNDEN FAZLA GÜNLÜK TUTTU’

Günlük serüveninin aile arşivinde bulunan eski bir defterle başladığını söyleyen Sabah, şunları kaydetti: “Günlük eski Türkçedir. Osmanlıca yazıldığı için Çanakkale’de çalıştığım için benden okuma konusunda yardım istendi. Onsekiz Mart Üniversitesi. Defteri ilk okuduğumuz zamana kadar ne olduğu bilinmiyordu.” Bu günlüğü incelemeye başladığımızda ‘Acilat’, ‘Zaviye’, ‘Zuvara’ gibi yer isimlerini okuduktan sonra şöyle dedik: ‘Bu Trablusgarp Savaşı’nı anlatıyor.’ Haydar Efendi Çanakkale şehidi olmasına rağmen bu günlük bize daha eski Trablusgarp Savaşı’nı anlatmaktadır. Farkettik. Bunun üzerine günlüğü aldım. Bu günlüğü bir yılı aşkın bir sürede tercüme ettik. Ali Haydar Efendi, 1 Ocak 1912’den 13 Kasım 1912’ye kadar 300 günü aşkın bir süre günlük tuttu. Bu günlüğe baktığımızda aslında Trablusgarp Savaşı’nın ‘dökülmeyen’ bir yönünü anlattığını anladık. çok hafif veya açıklanmış” dedi.

Sabah, “Çünkü biliyoruz ki Trablusgarp edebiyatında Derne, Tobruk, Bingazi, Enver Paşa ve Mustafa Kemal Atatürk’ün çoğunlukla savaştığı safhalar veya kısımlar anlatılır. Ancak Ali Haydar Efendi, komutasındaki bölümde savaşa katılmıştır. Trablusgarp Cephesi’nde Albay Neşet. “Onlar için onu değerli kılan özelliklerimizden biri de topçu subayı olmasına rağmen Ali Haydar Efendi’yi Osmanlı’nın gönderdiği paraların oradaki yerel aşiretlere dağıtılmasında görevlendirmeleri, “dedi.

İTALYANLARDAN OSMANLI ASKERLERİNE SORU

Günlükte çok ilginç detayların yer aldığını belirten Sabah, “O dönem İtalyan donanması Akdeniz’de üstünlüğe sahip olduğu için Osmanlı askerleri deniz yoluyla Libya’ya ulaşamıyordu. Bunu özellikle biliyoruz. Mesela Atatürk’ün Libya’ya girdiği zaman. Mısır tarafı Ali Haydar Efendi ve beraberindeki heyetin önce trenle Avrupa üzerinden Paris’e, Paris’ten Marsilya’ya, oradan da gemiyle Tunus’a gittiklerini görüyoruz. Hatta bu ilk geçiş sırasında ‘Agordat’ isimli İtalyan savaş gemisi de gemiye binmişti. ‘Manuba’ adlı Fransız yolcu gemisini, içinde Osmanlı askeri olduğundan şüphelenerek durdurdu. Ali Haydar Efendi ve ekibinin esir alındığını, sorgu günleri olan Sardinya Adası’na götürüldüklerini günlükten öğreniyoruz. Fransız hükümetinin İtalyan hükümetine yoğun baskısı sonucu esaretten kurtulup Fransa’ya döndüler. Bunun üzerine pes etmediler ve tekrar deniz yolculuğuyla Tunus’a gittiler. “Görüyoruz ki o dönemde Libya’ya da gitmişler. durum. 318 günü anlatan bir günlükten bahsediyoruz. Trablusgarp Savaşı’na dair o kadar güzel ve değerli detaylar var ki, belgesel çekilecek olsa dizi olabilecek bir içeriğe sahip olur” dedi.

‘YERİ, ADI VE MEZARI BİLİNEN NADİR ŞEHİTLERDEN BİRİ’

Balkan Savaşları’nın Trablusgarp Savaşı’nın bitiminden sonra çıktığını söyleyen Sabah, “Ali Haydar Efendi, Balkan Savaşı’na katılmak üzere Libya’dan ayrılıyor. Kemal Meydanı’nın hemen altında önce Balkan Savaşı’na, ardından Çanakkale savaşlarına katılıyor. Arıburnu’nda.” Hatta kendi adıyla anılan ‘Haydartepe’ mevkiinde yaralanmış ve 19 Temmuz 1915’te Yalova’nın Eceabat köyünün bitiminde şehit olmuştur. Köy mezarlığının subay dediğimiz bir kısmı vardır. mezarlığı yapıldı ve oraya defnedildi. Ali Haydar Efendi, Çanakkale Savaşları sırasında yerini, adını ve mezarını bildiğimiz nadide bir şahsiyettir. “Şehitlerimizden biri” dedi.

cildirhaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort